Bugün, kalbimizde derin bir acıyla ve hüzünle, Srebrenitsa Soykırımı’nın yıldönümünü anıyoruz. 11 Temmuz 1995’te, Bosna Savaşı’nın en karanlık günlerinden biri olarak tarihe geçti. Bu trajik olayda, binlerce masum Müslüman kardeşimiz haince katledildi. Biz, Genç Askon olarak, onları unutmadığımızı ve acılarını yüreklerimizde taşıdığımızı ifade etmek için bu yazıyı kaleme alıyoruz.

Srebrenitsa, barış ve hoşgörüyle dolu bir dünyanın en korkunç yüzünü gördü. Savaşın acımasızlığı, insanlık dışı eylemlerle somutlaştı. Binlerce Müslüman erkek, kadın ve çocuk, toplama kamplarında tutulduktan sonra katledildi. Bu soykırım, insanlık tarihindeki en karanlık ve utanç verici anılardan biridir.

Bugün, kalbimizi yakan acıyı anlamak için geriye dönüp bakmalıyız. Bu acı, nefretin, ayrımcılığın ve hoşgörüsüzlüğün sonucudur. İnsanlar, farklılıklarımızı kabul etmek ve birlikte yaşamayı öğrenmek yerine, düşmanlık tohumları ekmeyi seçti. Bu seçim, binlerce masum insanın hayatına mal oldu.

Ancak unutmamalıyız ki bu soykırımı gerçekleştirenler, bütün insanlığı temsil etmez. Srebrenitsa’da yaşananlar, bize insanoğlunun ne kadar kırılgan olduğunu hatırlatmalı ve daha iyi bir dünya için mücadele etmek adına bize ilham vermeli.

Bugün, Srebrenitsa’da hayatını kaybeden kardeşlerimizi anıyoruz. Onların isimlerini hatırlayarak ve hikayelerini paylaşarak, onları unutmadığımızı ve adaletin peşinde olduğumuzu gösteriyoruz. Unutmamalıyız ki adalet, geçmişin acılarını onarmak ve gelecekte benzer felaketlerin yaşanmasını engellemek için elzemdir.

Srebrenitsa Soykırımı’nın yıldönümünde, tüm dünyaya sesleniyoruz. Unutmak yerine anmalıyız. Unutmak, geçmişi tekrarlamak anlamına gelirken, anmak, insanlık tarihinden dersler çıkarmak ve bir daha asla böyle bir acıya izin vermemek için adımlar atmaktır.

Genç Askon olarak, Srebrenitsa’da hayatını kaybeden kardeşlerimizi yad ediyor ve onların anısını yaşatmak için elimizden geleni yapacağımızı taahhüt ediyoruz. Birlikte, dünyayı daha hoşgörülü, sevgi dolu ve adil bir yer haline getirebiliriz.

Unutmayalım, anmak ve hatırlamak geleceğe olan sorumluluğumuzdur. Srebrenitsa Soykırımı’nın acıları, bize insanlığın karanlık yönünü hatırlatmalı ve daha iyi bir dünya için mücadelemizi sürdürmemizi sağlamalıdır.

Bugün, kalbimizde derin bir acıyla ve hüzünle, Srebrenitsa Soykırımı’nın yıldönümünü anıyoruz. 11 Temmuz 1995’te, Bosna Savaşı’nın en karanlık günlerinden biri olarak tarihe geçti. Bu trajik olayda, binlerce masum Müslüman kardeşimiz haince katledildi. Biz, Genç Askon olarak, onları unutmadığımızı ve acılarını yüreklerimizde taşıdığımızı ifade etmek için bu yazıyı kaleme alıyoruz.

Srebrenitsa, barış ve hoşgörüyle dolu bir dünyanın en korkunç yüzünü gördü. Savaşın acımasızlığı, insanlık dışı eylemlerle somutlaştı. Binlerce Müslüman erkek, kadın ve çocuk, toplama kamplarında tutulduktan sonra katledildi. Bu soykırım, insanlık tarihindeki en karanlık ve utanç verici anılardan biridir.

Bugün, kalbimizi yakan acıyı anlamak için geriye dönüp bakmalıyız. Bu acı, nefretin, ayrımcılığın ve hoşgörüsüzlüğün sonucudur. İnsanlar, farklılıklarımızı kabul etmek ve birlikte yaşamayı öğrenmek yerine, düşmanlık tohumları ekmeyi seçti. Bu seçim, binlerce masum insanın hayatına mal oldu.

Ancak unutmamalıyız ki bu soykırımı gerçekleştirenler, bütün insanlığı temsil etmez. Srebrenitsa’da yaşananlar, bize insanoğlunun ne kadar kırılgan olduğunu hatırlatmalı ve daha iyi bir dünya için mücadele etmek adına bize ilham vermeli.

Bugün, Srebrenitsa’da hayatını kaybeden kardeşlerimizi anıyoruz. Onların isimlerini hatırlayarak ve hikayelerini paylaşarak, onları unutmadığımızı ve adaletin peşinde olduğumuzu gösteriyoruz. Unutmamalıyız ki adalet, geçmişin acılarını onarmak ve gelecekte benzer felaketlerin yaşanmasını engellemek için elzemdir.

Srebrenitsa Soykırımı’nın yıldönümünde, tüm dünyaya sesleniyoruz. Unutmak yerine anmalıyız. Unutmak, geçmişi tekrarlamak anlamına gelirken, anmak, insanlık tarihinden dersler çıkarmak ve bir daha asla böyle bir acıya izin vermemek için adımlar atmaktır.

Genç Askon olarak, Srebrenitsa’da hayatını kaybeden kardeşlerimizi yad ediyor ve onların anısını yaşatmak için elimizden geleni yapacağımızı taahhüt ediyoruz. Birlikte, dünyayı daha hoşgörülü, sevgi dolu ve adil bir yer haline getirebiliriz.

Unutmayalım, anmak ve hatırlamak geleceğe olan sorumluluğumuzdur. Srebrenitsa Soykırımı’nın acıları, bize insanlığın karanlık yönünü hatırlatmalı ve daha iyi bir dünya için mücadelemizi sürdürmemizi sağlamalıdır.